Anlat – Ozan Arif

Dile gel be Anadolu’m dile gel.
Dile gel; bugünü, dünü de anlat.
Kimse beni dinlemiyor hele gel,
Hele gel istersen bunuda anlat.

Anlat! Çünki ben anlatsam can sıkar,
Muş çalışır, İstanbul yer Muş bakar,
İzmir mağmur, Bursa şenmiş ne çıkar,
Yozgat’ı, Bitlisi, Van’ı da anlat.

Sen anlat, bulunur elbet bir duyan.
Yerli kırem beğenmezken şu bayan,
Ağustos ayında orak sallayan,
Sıcaktan kavrulan teni de anlat.

Hep sustun; harama helal denirken,
Bağrında öksüzün hakkı yenirken,
Küfür kara kara filizlenirken,
Yüreğe gömülen dini de anlat.

Sen vatansın, susma söyle adını,
Çeken bilir her acının tadını,
Üstünde yaşayan kara budun’u,
Budun’dan habersiz han’ı da anlat.

Ağu otu ekileli ovana,
Oğul arı bal vermedi kovana,
Vatanını, yani seni sevene,
Yıllarca beslenen kini de anlat.

Yaraların eskimedi çok yeni.
Kan gölüyken biliyorum ben seni!
Kurşunların ıslık çaldığı dünü,
Dünlerin yediği günüde biliyorum.

Ne günü unut sen, ne de geceyi,
Unutmaktan ateş sardı bacayı,
Kanlı katil yetiştiren hocayı,
İlimi, irfanı, feni de anlat.

Bir selden kurtuldun, kim idi bendin!
Bendi de bilirsin, seli de kendin!
Hangi yöne sürüklenmek istendin?
Gelecek öğrensin, yönü de anlat.

Tarih bazen inkâr eder gerçeği.
Birliğine kim sapladı bıçağı?
Su ile beslenmez huzur çiçeği,
Çiçeği besleyen kanı da anlat.

Şu ananın gözündeki yaşa bak!
Şu mezarın başındaki taşa bak!
Ne yazıyor, doğumuna, yaşa bak!
Uğrunda verilen canı da anlat.

Tekme vuran çok olurmuş düşküne.
Ârif’miydi bomba koyan köşküne?
Suçlu isem, susma Allah aşkına,
Beni de…Beni de…Beni de anlat.

21 Ağustos 1981

Sosyal Medyada Paylaş :