Seni Duyuyorum Atatürk – Ahmet Köklügiller
Seni duyuyorum yılların ötesinden
İşgal günlerinin tedirgin günleri
Karadeniz’de yansıyan o mavi gözleri
Bozuk Bandırma vapurunun güvertesinden.
Seni duyuyorum yılların ötesinden
Kasvetli gergin bir Erzurum gecesinden.
Yıldızlı, aydınlık bir ruh getiren
Kuva-yi milliye düşüncesinden.
Seni duyuyorum yılların ötesinden
Bir Sivas kiliminin sadeliğinde
Kıpırdaşan, toplanan, örgütlenen halk
Dört Eylül gecesinden.
Seni duyuyorum yılların ötesinden
Dağ dağ, ova ova parlayan kutsal ışık.
Coşkun bir sel gibi seni duyuyorum
Zeybeklerin, dadaşların sesinden.
Seni duyuyorum yılların ötesinden
Kan ve ölüm kokan soğuk mevzilerde
Hakkın ve bağımsızlığın erkekçe direnişin
İnönü’den, Sakarya’dan, Kocatepe’den.
Seni duyuyorum yılların ötesinden
Harabeler üzer, ine eğilen eşsiz kafa!
Bir anda yırtan, dağıtan karanlığı
Bir anda dağları değiştiren devrimleri
Durup dinlemeden.
Seni duyuyorum şehir şehir, köy köy,
Sefil ve perişan halkın çarpan yüreğinde.
Devrimlerine ve halkına ihaneti duyuyorum
Kırılan taşlanan heykelle
Seni duyuyorum 27 Mayıslarda
Kapkara sisler ağır ağır dağılırken.
Gene en önde, gene en büyük kumandan
Yurt ve ulus ikinci kez kurtulurken…
Seni duyuyorum büyük insan
Bunalan toplumların sıcak kanında.
Ezilmişsin, yenilmişsin yanı
Seni duyuyorum en uzak köşelerde
Direnişin o yiğit mert sesinden!