Taşlı Yazı – Müştak Erenus
Üç el yamanmıştı geceye sivri
Korkunun ötesinde ateş yakmıştı çocuk
Kimse bir şey diyemedi.
Önce bir yerinden başladı
Kocaman kara kırmızı mor
Kımıldadı deli taşlar, denizler bitti.
Çıldırıyordu yağmursuz toprak
Kaynadı ağaçlar kuşlar bulutlar
Doğa yarattıklarını yedi.
Sustu insansız dağ taş yorgun
Delinmiş göklerde yıldızlar yerlerine dönüyorlardı
İşte bu upuzun sersemlikte
Çatladı bir küçük taşın sabrı
Daha küçük bir böcek çıktı güne
Yaşamı müjdeledi
Utandı önce o korkusuz kara kırmızı mor
Boşluklara çakılı ışıklar
Doğacak çocuklara sevindi
Açıldı hemen koca gökler
İnatçı bir son bitiyordu
Tüm yağmurlar indi.
Üç el yamanmıştı geceye sivri
Ateş yakmıştı çocuk geceye
Kimse bir şey diyemedi.
Şimdi yine döndük geldik
Atomlarla
Bu bitmeyen son
Nagazakide kırmızı elbiseli çocuk
Okşarken parlak düğmelerini
Bir anda yamandı göklere
O küçücük güzel elleri.
Ve işte görüyorsunuz
Kimse bir şey diyemedi.